Japon otomobil markası Nissan, 2002 yılında Amerika’da Crossover segmentinin ilk temsilcisi olarak kabul edilen Murano ile öncülük etmişti. Crossover segmentinde özellikle Qashqai’nin yükselen satış rakamları ve geçen yıl devreye giren Juke’un katkısıyla marka liderliğini iyiden iyiye perçinledi ve krallığını ilan etti. Zirvede kalabilmek için daha çok çalışması ve rakiplerinin önünde yer alması gerektiğini bilen Japonlar, Renault ile birlikte geliştirdiği yeni motoru ve uyguladığı yeni teknolojileri tanıtmak için Carmedya’yı İspanya Malaga’ya davet etti.
İstanbul’dan Malaga’ya 4 saatlik direkt bir uçuşla ulaştık. Havaalanında ilk kez otomobil içinden bir sunumla karşılaştık. Yaz gecelerinde otomobillerinin içinde sinema filmi seyredilen açıkhava sineması benzeri dev ekrandan bir sunum izledik. Sunumun sesini ise Qashqai’nin içindeki ses siteminden dinleyebiliyorduk. Hemen ardından Qashqai’de yeni eklenen Çevre Görüş Ekranı olarak dilimize çevirebileceğimiz Around View Monitor (AVM ) özelliğini test ettik. Bu özellik de ilk olarak bir C segmenti otomobilde kullanılmış. Otomobilin ön camı ve yan camları karartılmıştı ve körleme tabir edebileceğimiz bir şekilde sadece orta konsolda yer alan ekrana bakarak dar alanda manevralar yaptık. AVM’nin değişik yönü, sadece öne ve arkaya direksiyonun açısına göre gideceği yolu çizgilerle belirtmesinin yanında, kuşbakışı bir görüş imkanı vermesiydi. ‘Göremedim, o yüzden çarptım’ mazeretini yok eden bir özellik.
İLK SÜRÜŞ İZLENİMLERİ
Daha sonra Marbella Design Academy’ye doğru dağlık yollardaki yol testi için önden çekişli Nissan Qashqai+2 1.6 dCi’ın direksiyonunun başına geçtik. Yaklaşık 1,5 saatlik bir sürüşten sonra yeni motorla ilgili izlenimimiz çok olumluydu. Kullanımı yumuşak, motoru sessiz, sadece vites geçişleri çok rahat değildi. Otomobilin ataklığı, kullanım rahatlığı ve konforu yeterince iyiydi. Sert direksiyon hareketlerinde bile stabilitesini korumayı başaran Qashqai, ağırlık transferini ilk şiddetli esnemede ESP’nin desteğiyle absorbe edip, sürücünün aracı dizginlemesini kolaylaştırıyordu. 0-100 km/s hızlanması 11,6 sn olan 1.6 dCi motorlu Qashqai, ara hızlanmalarda 1498 kg ağırlığına karşın zorlanmadı. Aracın süspansiyonu ve yol tutuşu ise tatmin ediciydi. Direksiyon tepkisi yeterli ve frenleri başarılıydı.
Nissan, Qashqai’de halen kullanılan 1.5 dCi motoru yenileyerek elini güçlendirmek için yeni nesil verimli ve çevreci bir motor geliştirdi. PureDrive stratejisi adını verdikleri düşük emisyonlu ve daha az yakıt tüketen motor teknolojisi sayesinde karma kullanımda yüzde 24 yakıt ekonomisi sağlıyor, hem gücü 130 beygire çıktı, hem de dünyadaki en güçlü 1.6 dizel motor ünvanını da eline geçirdi. 1.598 cc hacmindeki dizel motorun maksimum torku da çok etkileyici: 320 Nm, hem de 1.750 d/dk’da bu torku alabiliyorsunuz. 6 ileri düz vites ile akıcı bir sürüş sağlayan vites oranları, alt devirlerde canlı kalan motorla birlikte keyifli bir sürüş imkanı veriyor. Stop/Start özelliğini de bu modelle birlikte sunan Nissan, yakıt tasarrufu konusunda elinden geleni ortaya koymuş durumda. Ayrıca CO2 emisyonunu da 129 g’dan 119 g’a düşürmeyi başarmışlar. Yol kullanımında 100 km’de gaza basışımıza göre 5,4 -6,5 litre aralığında yakıt harcayan Qashqai kullanıcılarını artan yakıt fiyatlarından koruyacağa benziyor.
Bu başarılı motorla çıtayı biraz daha yukarı çıkaran Nissan Qashqai, ülkemizde 2012’nin ortalarından itibaren bu motorla satışa çıkacak. Satışı devam edecek problemsiz 1.5 dCi motordan yaklaşık 6-7 bin TL civarında daha pahalı olması beklenen 1.6 dCi motorlu Qashqai, bu farkı yakıt tasarrufundaki artışı ve daha perormanslı oluşuyla kapayacak. 2.0 litre dizel motorun performansını 1.6 litre bu motor yakalamış durumda. Maalesef ülkemizde daha düşük emisyonlu olması pek bir şey ifade etmiyor. Çevre Görüş sistemi de önemli bir artısı olacak.
117 beygir gücündeki 1.6 lt benzinli motorla beraber yeni CVT otomatik şanzımanı kullanacak olan Nissan, düz vites istemeyenleri de mutlu edecek. Bu arada ilk günün sonunda yapılan basın toplantısında bizi bir de sürpriz bekliyordu: Nissan Juke-R
Çarpıcı bir Crossover spor konsepti mat siyah rengi ve kaslı body kiti ile nefes kesti. Juke-R’da kullanılan motor ise 3.8 lt V6 çift turbo beslemeli ve gücü 530 beygir. Tek üzücü yanı Juke-R’ın sadece 1 tane üretilmiş olması ve seyir amaçlı orada bulunmasıydı.
TORK VEKTORING SİSTEMLİ JUKE
Malaga’dan ayrılmadan önce Nissan Juke 1.6 DIG-T (190 PS) modelinde uygulanan 4X4 Allmode (Elektronik Kontrollü 4 Tekerlekten Çekiş Sistemi) Tork Vektoring’i kıyaslayabilmemiz için hazırlanan küçük bir parkurdaki test sürüşüydü.
Önce bir düğmeyle 2 tekerlekten çekiş sistemini ayarlayıp 2 tur, daha sonra 4 tekerlekten çekiş sistemini ayarlayıp 2 tur olmak üzere kullandık. 2 çeker 20 saniyelerde tamamlanan parkur, 4 çekerde 19 saniyelerde geçilebiliyordu. Tüm araç kullanan sürücüler 4X4 Tork Vektoring sayesinde 1 saniye civarında 4X4 ile daha iyi döndüler.
Bu parkurda GT Academy’de Sony Play Station online Gran Tourismo yarışmalarına katılıp dünya birincisi olan Lucas bize eşlik etti. Bilgisayar oyunculuğundan 24 Saat Le Mans yarışlarında pilotluk yapmaya uzanan masal gibi ilginç bir hikayeye sahip bu gençle tanışmak da çok güzeldi. Organizasyonu gerçekleştiren İngiliz ekip çok profesyoneldi. Bize eşlik eden Nissan Türkiye’den Mehmet Akın ve Murat Kezer her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüşlerdi ve her an yanımızda olarak ve sorularımıza tatmin edici yanıtlar vererek keyifli bir lansman geçirmemize yardımcı oldular.
Yazı: Yener Gülünay / İspanya – Malaga
Detaylı haber, teknik özellikler ve fotoğraflar için Carmedya’nın Kasım 2011 sayısını indirin…
